Kaybeden Kadınlar Kulübü Nedir?

Merhaba sevgili okur,
Bu ilk blog yazısında sizleri sıcacık bir merhaba ile selamlamak istiyorum.
Umarım buradaki yazılarım uzun ömürlü ve kıymetli olurlar. Zaten yazılarım doğru kişiler tarafından okunursa kıymetlenecektir.

Kaybeden Kadınlar Kulübü Nedir?
Böyle bir kulüp yok maalesef, bu yalnızca blogumun ismidir. Burada bir okur-yazar ilişkisinde olacağımız için böyle bir çoğul eki kullandım.

Blog yazma işi uzun süredir aklımdaydı ancak bir türlü cesaret edip başlayamıyordum. Bu konuda uzman olan Vural'ın desteğini çok gördüm. Onu ProfesyonelBlog.com blogundan tanırsınız çok yazar bir adamdır. :) Belki de onun telkinleri olmasa blog yazma işine asla girmezdim. Vural yazdıklarımı sürekli surette okuyan biridir. O her zaman bunları bir blog açarak yayınlamam taraftarıydı, hatta kitap haline bile getirmemi tavsiye etmiştir.



Kaybeden Kadınlar isimli bu blog da okuyacaklarınız, yalnızca ben ve benim etrafımda gerçekleşen olaylardan esinlenerek yazılacaktır. Hepsi gerçek ve hepsi yaşanmış olaylar olacaktır. Bazı zaman güncel bir durumdan bahsederken bazı zaman mazinin karanlık dehlizlerinde gezinip ortaya çıkardığım hatıraları aktaracağım.

Tekrar merhaba sevgili okur, dilerim müthiş bir ikili oluruz ve ilerleyen zamanlarda çok iyi dostluklar kurarız.

Kaybeden Kadın Kimdir?
Biraz da kendimden bahsetmek istiyorum. Her ne kadar işin uzmanı olan Vural hakkımda sayfası olmalı diye ısrar etse de, yazılarımı okumayan birilerinin hakkımda sayfasında yer alan bilgileri okuyarak hakkımda bilgi sahibi olması saçma geliyor.

Yazılarımı okursa burada bahsettiğim kadarıyla beni tanıyacaktır elbette.

Ben şuan 28 yaşındayım. Adana'lıyım. Hayatımın her anında kaybettiğimi düşünüyorum. Annemi, babamı, abimi ve ablamı bir trafik kazasında kaybetmişim. Ben henüz 5 yaşındayken. Ailem beni bir yakınına emanet edip, günü birlik Mersin'e bir cenazeye giderken cenaze olmuşlar.
Hepsini sadece resimlerinden gördüğüm kadarıyla tanıyorum.

Kendime ait bir barım var. Küçük ama şirin bir yer. Kazancı bana bir hayli yetiyor ve iyilik yapmam içinde artıyor.

AÖF Kamu Yönetimi mezunuyum. Sarışın, 1,72 boyundayım. Bekar ve kitap okumayı çok ama çok seven biriyim.

Çok az arkadaşım vardır. İki kız bir tane de erkek arkadaşım var. Kızlar Aslı ve Pınar erkek ise yukarıda da bahsettiğim üzere Vural'dır.

Aslı ve Pınar ile 4 yıl oldu tanışalı. İlk barın tadilatını yaparken yardım lazım mı diye gelmişlerdi. O gün bu gündür yardım ediyorlar.

Vural ile 6 yıl önce bir trafik kazası nedeniyle tanışmıştık. Onunla da o gündür bu gündür kavga gürültü ile süren bir dostluğumuz var. Pınar ne kadar sessiz-sakin ise, Aslı bir o kadar çingene ruhludur. Her ortamda cıngar çıkarma potansiyeline sahiptir.

Vural mükemmeliyetçidir, lider ruhludur. Hep benim dediğim olsun ister. Ama bunların yanına çok yufka yürekli, çok merhametlidir. Herkese yardım etmeye çalışır. Başına bir dünya iş geldi ama hala başarı basamaklarını tırmanıyor.

En yakın arkadaşlarım bunlardır. Bu arkadaşlarım ile yazılarımı okurken sık sık karşılaşacaksınız, karşılaşmamanız mümkün değil, neredeyse her anım bu arkadaşlarım ile geçiyor. Bu arada onlar iyi ki varlar, onlar olmasa bir çok problemin üstesinden gelemezdim.

İşte böyle sevgili okur, bu ilk yazı işleri zor derlerdi de inanmazdım. Deftere yazmak gibi olmuyormuş, halbuki Vural efendi, günlük tutmak gibi bir şey diyordu blog için.

Her neyse, daha yazacak çok konumuz var.

Her gün bir adet yazı yazmaya gayret edeceğim. Aralarda fotoğraflarda atmayı istiyorum ama Vural'ın tavsiyelerine uyarak adımı ve yüzümü saklı tutacağım. Çünkü bahsettiği ihtimaller başıma gelirse pişmanlık duymak istemiyorum. Hem yüzümü görüp ne yapacaksınız.

Hiç adımı söylemedim değil mi size?

Benim adım, Konçuy... Evet doğru okudunuz gerçek adım Konçuy, rahmetli babam koymuş. Konçuy hükümdar ailesine mensup olan kadın anlamına gelmektedir.

Babam'da tıpkı Vural gibi tam bir Türkçü imiş. Ben çok bilmiyorum ama Vural bu isim başka türlü açıklanamaz diyor.

Tekrar görüşmek üzere sevgili okur,
Kendinize iyi davranın.